Medvedev: Gürcistan Ukrayna Yolunda “Karanlık Uçuruma” İlerliyor

HABERRUS - Rusya Güvenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Dmitry Medvedev, Gürcistan’da Avrupa entegrasyonu tartışmalarının 2028’e kadar dondurulması kararı üzerine başlayan protestoları değerlendirerek, ülkenin Ukrayna benzeri bir senaryoya sürüklendiğini ifade etti.

Medvedev’in Açıklamaları

Medvedev, Gürcistan’da artan huzursuzluğun, ülkede sivil çatışma riskini artırdığına dikkat çekti. Gürcistan Devlet Başkanı Salome Zurabişvili’nin görev süresinin bitiminden sonra istifa etmeyi reddetmesi ve Tiflis’teki protestoların şiddet içerikli bir yönetim değişikliğine dönüşme ihtimali üzerinde durdu.

Medvedev, Telegram hesabında yaptığı açıklamada şunları söyledi:

“Bu tür senaryolar genellikle çok kötü sonuçlanır. Gürcistan, Ukrayna’nın izinden giderek karanlık bir uçuruma hızla yaklaşıyor.”

Protestoların Gelişimi

Gürcistan’da 28 Kasım 2024 tarihinden itibaren Avrupa entegrasyonu sürecinin dondurulması kararı protestoların fitilini ateşledi.

Gürcistan Devlet Güvenlik Servisi (SSS), olayları “yönetimi şiddet yoluyla ele geçirme girişimi” olarak nitelendirdi.

Başbakan Irakli Kobakhidze, ülkedeki durumun Ukrayna’nın 2013-2014 dönemindeki “Meydan Olayları”ndan farklı olduğunu ve bu tür bir senaryonun gerçekleşmesine izin verilmeyeceğini vurguladı.

Gürcistan’da Avrupa Entegrasyonu Tartışmaları:

Gürcistan halkının bir kesimi, Avrupa entegrasyonunun dondurulmasını, Batı ile bağların koparılması olarak yorumluyor. Bu durum, Batı yanlısı ve Rusya’ya daha yakın duran gruplar arasında gerilimi artırıyor.

Rusya’nın Gürcistan’a Bakışı

Medvedev’in açıklamaları, Gürcistan’ın iç politik gelişmelerine Rusya’nın duyduğu hassasiyeti yansıtıyor. Moskova, Gürcistan’ın Batı yanlısı bir yola girmesini kendi çıkarlarına tehdit olarak görüyor.

Medvedev, Gürcistan’daki mevcut protestoları, Ukrayna’nın 2014’teki Avrupa yanlısı hareketleri ve ardından gelen çatışma süreciyle kıyaslayarak bölgesel istikrarsızlık endişesini dile getiriyor.

Gürcistan’daki protestoların büyümesi, ülke içindeki siyasi kutuplaşmayı derinleştirebilir.

Rusya, Gürcistan’daki durumu dikkatle izlemeye devam ederek, Batı müdahalesi algısı üzerinden stratejik tepkiler geliştirebilir.

Gürcistan hükümeti, Ukrayna senaryosunun tekrarlanmasını önlemek için baskıcı yöntemlere başvurabilir, ancak bu durum, ülkeyi daha derin bir krizle karşı karşıya bırakabilir.

Gürcistan’da Avrupa ve Rusya arasındaki dengeyi bulma çabası, ülkenin geleceğini şekillendiren temel faktörlerden biri olmaya devam edecek.