Türkiye Şanghay'a "diyalog ortağı" oldu

Çin Cumhurbaşkanı Hu Jintao, Şanghay İşbirliği Örgütü (ŞİÖ) Pekin Zirvesi'nin kapanışında Türkiye'yi örgüte ''diyalog ortağı'' olarak kabul ettiklerin açıkladı.

Pekin'deki Büyük Halk Sarayı'ndan yapılan ŞİÖ Devlet Başkanları Konseyi'nin 12. toplantısı bugün sona erdi. Zirvenin sonunda örgüte üye ülkelerin liderleri imza törenine katıldı. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kazakistan Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev, Kırgızistan Cumhurbaşkanı Almazbek Atambayev, Tacikistan Cumhurbaşkanı İmamali Rahman ve Özbekistan Cumhurbaşkanı İslam Karimov'un katıldığı törenin ardından konuşan Hu, Afganistan'ın tam gözlemci statüsüyle Türkiye'nin ''diyalog ortağı'' statüsünü kabul ettiklerini söyledi. Zirvenin ardından bir sonuç bildirgesi de yayımlandı.

NATO ülkesi olması bakımında Türkiye'nin örgütteki statüsü dikkat çekiyor. Çin Dışişleri Bakan Yardımcısı Cheng Guo Ping, Afganistan sınırının örgüte üye ülkeler için önemli olduğunu, Türkiye'nin de bu bölgede önemli bir ülke ve ŞİÖ üyeleriyle iyi ilişkileri olduğunu söylemişti. Cheng ayrıca söz konusu kabulün, hem Türkiye ve Afganistan için hem de ŞİÖ üyesi ülkelerin birlikte, terörizm, ayrılıkçılık ve aşırıcılıkla ile sınır suçları ve uyuşturucu ticareti ile mücadeleye yardımcı olacağını dile getirmişti.

Çin, Rusya, Kazakistan, Kırgızistan ve Tacikistan'ın 1996'da oluşturduğu örgüt, Şanghay Beşlisi olarak anılıyordu ve 2001 yılında Özbekistan'ın katılımıyla üye sayısını altıya çıkardı. Zirveye İran, Pakistan ve Moğolistan, örgütün gözlemci ülkeleri olarak katıldı. Belarus ve Sri Lanka, 2010'da örgütün diyalog ortağı ülkeleri olmuştu. Örgüt, doğunun NATO'su olarak nitelendiriliyor. Dönemin Rusya Devlet Başkanı Putin, örgütün Ağustos 2007'deki Bişkek Zirvesi'nde "Tek kutuplu dünya kabul edilemez." demiş ve örgütün misyonu hakkında ipucu vermişti.

BÜYÜKELÇİ ESENLİ: NORMAL BİR GELİŞME

Türkiye'nin Pekin Büyükelçisi Murat Salim Esenli, Türkiye'nin kabulü ile ilgili olarak Cihan Haber Ajansı (Cihan)'na yaptığı değerlendirmede, bölgesinde ve ötesinde aktif politika uygulayan Türkiye'nin bugün küresel gelişmeler dikkate alındığında, Türkiye'nin Orta Asya ve Asya genelindeki ülkelerle tarihsel ve kültürel ilişkileri düşünüldüğünde söz konusu kabulün son derece normal bir gelişme olduğunu söyledi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın geçtiğimiz aylardaki resmi Çin ziyaretinde de bu dileklerin Pekin yönetimine iletildiğini aktaran Esenli, Çin'in bu konuda aktif çalıştığını belirtti.

Kabulün Türkiye'ye katkısını da değerlendiren Esenli, ''ŞİÖ ile terörle mücadele ve ekonomik ve ticaret alanında işbirliği alanları görüşülecek ve bizlerde arzumuz doğrultusunda yer alabileceğiz. Bu gelişme Türkiye'nin uluslararası platformda Türkiye'nin etkinliğini arttıracak.'' diye konuştu. Büyükelçi Esenli, Çin'in Türkiye'nin bölgeyle ilişkilerinin gelişmesi ve çeşitlenmesinden memnuniyet duyduğunu da dile getirdi. Rus uzmanlar Türkiye'nin kabulünü gerçek bir devrim olarak nitelerken, Çinli uzmanlar ise bunun Türkiye'nin bölgeyle ilişkilerini ve dolayısıyla etkisini arttıracağını ifade ediyor.

TÜRKİYE BÖLGESİNDE ÖNEMLİ BİR ÜLKE-

NATO ülkesi olması bakımında Türkiye'nin örgütteki statüsü dikkat çekiyor. Çin Dışişleri Bakan Yardımcısı Cheng Guo Ping, Afganistan sınırının örgüte üye ülkeler için önemli olduğuna, Türkiye'nin de bu bölgede önemli bir ülke ve ŞİÖ üyeleriyle iyi ilişkileri olduğunu söylemişti. Cheng ayrıca söz konusu kabulün, hem Türkiye ve Afganistan için hem de ŞİÖ üyesi ülkelerin birlikte, terörizm, ayrılıkçılık ve aşırıcılıkla ile sınır suçları ve uyuşturucu ticareti ile mücadeleye yardımcı olacağını dile getirmişti.

Çin, Rusya, Kazakistan, Kırgızistan ve Tacikistan'ın 1996'da oluşturduğu örgüt, Şanghay Beşlisi olarak anılıyordu ve 2001 yılında Özbekistan'ın katılımıyla üye sayısını altıya çıkardı. Zirveye İran, Pakistan ve Moğolistan, örgütün gözlemci ülkeleri olarak katıldı. Belarus ve Sri Lanka, 2010'da örgütün diyalog ortağı ülkeleri olmuştu.

Örgüt, doğunun NATO'su olarak nitelendiriliyor. Dönemin Rusya Devlet Başkanı Putin, örgütün Ağustos 2007'deki Bişkek Zirvesi'nde "Tek kutuplu dünya kabul edilemez." demiş ve örgütün misyonu hakkında ipucu vermişti.