Rusya Hapishanelerinde Personel Krizi: Neden Gardiyanlar Toplu Halde İstifa Ediyor?
HABERRUS - Rusya'nın cezaevleri ve çalışma kampları, personel sıkıntısı nedeniyle ciddi bir krizle karşı karşıya.
Federal Ceza İnfaz Servisi (FSİN) yetkilileri, bazı bölgelerde personel açığının %70'lere vardığını açıklarken, gardiyanların kitlesel olarak istifa etmesinin arkasında düşük maaşlar, ağır çalışma koşulları, artan yükümlülükler ve yönetimsel sorunlar yatıyor.
Krizin Boyutları
FSİN Başkan Yardımcısı Aleksandr Rozin, Ekim ayında yaptığı açıklamada, personel açığının kritik seviyelere ulaştığını doğruladı. Tula gibi bazı bölgelerdeki personel açığı %70'i bulurken, ülke genelinde boş pozisyonu olmayan hiçbir bölge bulunmuyor. Bu durum, ceza infaz sisteminin işleyişini ve güvenliğini tehdit eder bir noktaya geldi.

Neden İstifa Ediyorlar?
Düşük Maaşlar: FSİN personeli, nöbet usulü çalışma, hafta sonu mesaileri ve sürekli risk altında olmalarına rağmen oldukça düşük maaşlar alıyor. Çoğu personel aylık 37.000 ila 45.000 Ruble (yaklaşık 12.000 - 15.000 TL) arasında kazanıyor. Emekli olduktan sonra bile özel sektörde çok daha yüksek maaşlarla iş bulabildiklerini belirtiyorlar.
Ağır ve Tehlikeli Çalışma Koşulları: Gardiyanlar, günde 24 saat, yıllarca suçlularla aynı ortamı paylaşmak zorunda. Üstelik, mahkumların hedefi haline geliyor ve hakkında asılsız şikayetlerle karşılaşma riski taşıyor. Anonim bir kaynak, "Kim hapishanenin 'öteki tarafında' olmak ister?" diyerek bu durumu özetliyor.
Anlamsız Bürokrasi ve "Göstermelik" Projeler: Personel, sürekli olarak yeni etik kodlar, talimatnameler ve sınavlarla uğraşmak zorunda. Örneğin, yeni kabul edilen etik kodeksin personelin gerçek performansını veya güvenliğini artırmadığı, sadece bürokratik bir yük olduğu belirtiliyor. Sistemde dördüncü kez "kurum papazı" pozisyonu oluşturulmaya çalışılması da, pratikte işe yaramayan ancak sık sık gündeme gelen projelere bir örnek olarak gösteriliyor.,
Değişen Mahkum Profili ve Anlam Krizı: Personel, artık "sıradan" terörist suçlamasıyla içeri alınan yaşlı kadınlar veya gençler gibi mahkumlarla uğraşmak zorunda kalıyor. Bir FSİN subayı, "Eskiden bir teröristi nakletmek gurur kaynağı olurdu. Şimdikiler ise toplumdan değil, kendi aptallıklarından korunmaya ihtiyaç duyuyor" diyerek, bu durumun personelde bir "anlam kaybına" yol açtığını ifade ediyor.
Yetersiz Yönetim ve Hukuki Risk: Personel, yönetim tarafından yeterince desteklenmediğini düşünüyor. Mahkumlar tarafından organize edilen asılsız şikayetlerin, yeterli soruşturma yapılmadan cezai kovuşturmaya dönüşebileceği korkusu, mesleği daha da çekilmez kılıyor.

Personel açığının en tehlikeli sonucu, cezaevlerinde güvenliğin zaafa uğraması ve olağanüstü olayların artması. 2019-2025 yılları arasında FSİN tesislerinde ülke çapında yankı uyandıran 17 büyük olay yaşandığı belirtiliyor. 2022'den itibaren bu veriler gizlense de, kitlesi isyanlar, açlık grevleri ve diğer disiplin olaylarının arttığına dair işaretler bulunuyor.
Yetkililer, personel eksikliğini gidermek yerine, bir gardiyana düşen mahkum sayısını artıran ve kelepçe kullanımını kolaylaştıran yasal düzenlemeler yaparak sorunu "gizlemeye" çalışıyor.

Uzmanlar, bu gidişatın FSİN sistemini geri dönüşü olmayan bir noktaya sürükleyebileceği konusunda uyarıyor.
Rozin'in ifade ettiği gibi, yakın bir gelecete mahkumları denetleyecek personel kalmayabilir. Bu durum, yalnızca cezaevlerinin iç güvenliği için değil, toplumun genel güvenliği için de ciddi bir tehdit oluşturuyor.
