Putin'den yıl sonu basın toplantısı; 'Erdoğan'ın davranışlarını öngörmek mümkün'
HABERRUS - Adeta gelenek haline gelen Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in 2001 yılından beri her sene düzenlediği basın toplantısı bu yıl koronavirüs önlemleri kapsamında çevirimiçi yapıldı.
Daha öncekilerinde de olduğu gibi bu sene de Rusya liderinin yıl boyunca yaşanan gelişmelere dair soruları yanıtlarken önemli açıklamalar yaptı. 4 saat 29 dakika süren basın toplantısında 60 soruya yanıt veren Putin kötü geçen 2020 yılı, Navalnıy, Erdoğan ile ilişkileri, Karabağ dahil birçok konuyla ilgili açıklamalarda bulundu.
‘2024’te yeniden aday olup olmama konusunda kararımı vermedim’
Rusya Devlet Başkanı 2024 seçimlerinde yeniden aday olmaya karar verip vermediği sorusu karşısında, henüz net bir karar vermediğini söyledi.
Rusya’da temmuz ayında düzenlenen referandum sonucunda yapılan anayasa değişiklikleri, şimdiye dek devlet başkanlığı yapmış kişilerin başkanlık süresini ‘sıfırlıyor.’
Bu da eski anayasaya göre üst üste iki dönemin ardından üçüncü bir dönem için adaylığını açıklayamayacak olan Rusya lideri Putin’in yeniden aday olmasının önünü açıyor.
‘Erdoğan sözünü tutan biri’
Rusya lideri Putin, "Dünya liderleri içinde sizin için çalışma açısından en zor ve en rahat olduğunuz isimler hangileri?” sorusuna; “Öyle bir şey yok. Benim kimseye ders verecek halim yok. Bu insanların hepsi yüksek kalitede liderler. Herkesin ulusal çıkarlar var. Herkesle yapıcı şekilde çalışıyorum. Rusya’nın çıkarları için çalışıyorum. Bazı durumlarda uzlaşma gerekiyor ” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile sıklıkla görüş ayrılığına düştüklerini fakat Türk liderin verdiği sözleri tutan biri olduğunu söyledi.
Rusya Devlet Başkanı Türkiye liderine ilişkin, “Cumhurbaşkanı Erdoğan ile şu anda belirli konularda görüş ayrılıklarımız var. Kimi zaman karşıt görüşlerde olduğumuz dahi oluyor. Ancak o (Erdoğan), sözünü tutan bir insan, kuyruk sallamıyor, bir erkek” değerlendirmesini yaptı.
Ayrıca Putin, Erdoğan’ın, ‘bir şeyin ülkesi için yararlı olduğunu düşündüğünde sonuna kadar gittiğini ve Türkiye Cumhurbaşkanı’nın davranışlarını öngörmenin mümkün olduğunu’ söyledi. Rusya lideri, “Bu da, kiminle muhatap olduğunuzu anlamanız için çok mühim bir şey” diye ekledi.
‘Biden’ın ilişkilerdeki sorunların çözümüne yardımcı olacağını umarım’
Ayrıca Putin, Rusya’nın ABD’nin iç işlerine karıştığına dair iddiaların iki ülkenin ilişkilerini bozma amacı taşıdığını kaydetti. Rusya Devlet Başkanı bunun yanında, ABD’nin seçilmiş başkanı Joe Biden’ın ilişkilerdeki sorunların çözülmesine yardımcı olacağı umudunu dile getirdi. Rusya Devlet Başkanı, ‘Rus hackerlar’ hakkındaki yalan haberlerin ardında ABD’nin istihbarat servislerinin olduğunu da kaydetti.
‘Sıra bana gelince, koronavirüs aşısını mutlaka olacağım’
Rusya Devlet Başkanı, koronavirüse karşı aşısı olup olmadığı sorusu üstüneyse olmadığını söyledi. Aşı uygulaması esnasında risk gruplarına öncelik verilmediğini anlatan Rusya lideri, kendisine henüz sıra gelmediğini belirtip ekledi: “Aşı yaptırmamak için bir sebep yok, zira bizim aşımız (Sputnik V) güvenli. Yaygın aşılama koronavirüsle mücadele için gerekli olan bir önlem. Mümkün olduğunda mutlaka aşı yaptıracağım.”
Putin sözlerini şöyle sürdürdü: “Uzmanlarımız halka uygulanmakta olan aşıların şu an için belli bir yaş aralığındaki vatandaşlar için olduklarını söylüyorlar, benim yaşımda olanların sırası henüz gelmedi.”
‘Navalnıy’in arkasında ABD gizli servisi var’
Rusya lideri Putin’e, ağustos ayında bir uçuş sırasında zehirlendiği şüphesiyle önce Sibirya’daki bir hastanede şimdiyse Berlin’deki bir klinikte tedavi gören Rus muhalif Aleksey Navalnıy hakkında bir soru yöneltildi. ‘Navalnıy’in zehirlenmesi ardında Rus gizli servis çalışanlarının olduğu iddiasını içeren yeni bir araştırma’ hakkında Rusya lideri, “Bu bir araştırma değil, bu Amerikan istihbarat servislerinin belgelerinin yasallaştırılmasıdır” dedi. Navalnıy’den Berlin’de tedavi olmasına atıfla ‘Berlin’deki hasta’ şeklinde bahseden Rusya lideri, “Berlin’deki hastaya gelecek olursak, neler olduğunu çok iyi anlıyoruz. Hastaya Amerikan istihbarat servisleri destek oluyor, birilerinin ona bakmasına ihtiyacı var” ifadelerini kullandı.
‘Karabağ’ın statüsü değişmeden kalmalı’
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Karabağ’da yaşanan şiddetli çatışmalar ve bu çatışmalara son verilmesine dair ülkesinin arabuluculuğunda imlanan anlaşmaya ilişkin soru karşısında da şunları söyledi: “Rusya başından beri kan dökülmeden bir anlaşmaya varılmasını istiyordu. Dağlık Karabağ’ın statüsü olduğu gibi kalmalı ve sabitlenmeli. Fakat Dağlık Karabağ ile Ermenistan arasında bir iletişim imkanı olmalı, bunun için de bir koridor oluşturuldu.”
‘Karabağ’da her tarafın kendi doğrusu var’
Putin şöyle devam etti: “Türkiye ise ‘Azerbaycan’ın haklı davasını’ savunuyordu, yani 1990’lı yıllarda işgal edilen toprakların geri verilmesini istiyordu. Uluslararası hukuk çerçevesinde bakarsak da bunlar gerçekten de Azerbaycan’ın topraklarıydı. Fakat durum bundan daha karmaşık. Taraflardan her birinin kendi doğrusu var. Karabağ’daki Ermeniler de zamanında hayatlarını savunmak adına silaha sarılmıştı.”
Tarafların, çatışmaların sonlanmasına dair 10 Kasım’da imzalanan anlaşmada belirlenen noktalarda durduklarını ve bu mevzilerde durmaya devam etmeleri gerektiğini kaydeden Rusya lideri, mühim olanın insanların hayatlarını korumak olduğunu belirtti.
‘Karabağ’daki Rus barış güçlerinin sayısı artırılabilir’
Rusya Devlet Başkanı ayrıca, Karabağ’a tampon görevi görmeleri için gönderilen Rus barış güçlerinin sayısının tarafların hepsinin onayı ile artırılabileceğini belirtti. Bunun yanında Putin bir soru üstüne Karabağ’da Rusya’nın sadece barış güçlerinin değil, Acil Durumlar Bakanlığı çalışanları ile sınır güçlerinin de bulunduğunu söyledi.
Vladimir Putin büyük basın konferansını başbakan olduğu yıllar hariç 2001’den beri her sene düzenliyor. 2019’da etkinlik 19 Aralık’ta yapılmıştı. Putin, 4 saat 18 dakika süren basın toplantısı sırasında gazetecilerin 77 sorusuna yanıt verdi. Sorular 31 kadın ve 26 erkek gazeteciden gelirken, bunların 9'u yabancı basın temsilcisiydi.
Putin'in her yılın sonunda düzenlediği bu basın toplantısının 'büyük' olarak tanımlanmasının nedenlerinden biri, toplantının belirli bir bitiş zamanının olmaması. Zira basın toplantısının ne zaman biteceğine Rus lider kendisi karar veriyor.