Rus Basını: Erdoğan, siyasi izolasyondan kurtulmak için Mısır’a yanaşmaya çalışıyor

HABERRUS - Türkiye’nin Doğu Akdeniz’de yaşanan ihtilafların çözümü için Yunanistan ile başlattığı görüşmelerin ikincisi olan soruşturma ayağı 16 Mart’ta Atina’da yapılacak.

Rus basını,Erdoğan Rejimi’nin yedi yıldır tüm diplomatik ilişkilerin durdurulduğu Mısır ile Türkiye’nin ilişkileri yeniden başlatmaya hazır olduğu açıklamalarının tam da Atina’da yapılacak olan Doğu Akdeniz görüşmeleri öncesine denk gelmesinin tesadüf olmadığını yazıyor.

Rus Nezavisimaya Gazeta konuya ilişkin yayınladığı haberinde, Türk yetkililerin, bölgesel anlaşmazlıklarda Yunanistan’ı destekleyen bu bölge devletlerinin oluşturduğu ittifakta bir çatlak oluşturma amacını güttüğünü, Erdoğan’ın bu açıklamalarının, ülkesinin ve kendisinin bölgedeki siyasi izolasyondan kurtulma girişimi olduğunu iddia diyor.

Ancak Türkiye’den yapılan açıklamaların ve bu girişimlerin şimdilik Kahire’de pek bir karşılık bulmadığı belirtiliyor.

Mısırlı bir kaynağına dayandırdığı haberinde TASS, Mısırlı yetkililerin Türk temsilcilerle toplantıların hazırlanmasına ilişkin bilgileri reddetiklerini bildiriyor.

Mısırlı kaynak TASS’a yaptığı açıklamada "Türkiye ile doğrudan veya dolaylı olarak hiçbir temas veya toplantı hazırlığı yapılmamaktadır" diyor.

Rus gazetesi haberinde, Ankara'nın Kahire ile temasların yeniden başlamasıyla ilgili ilk açıklamalar olmadığı, ancak bunların yalnızca bölgedeki siyasi izolasyondan kurtulma girişimleri olduğunu vurguluyor.

Geçtiğimiz gün Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, devletler arasında müzakerelerin "diplomatik düzeyde" başladığını söyledi ve ekledi: “Bağlar yıllar önce koptu ve bu nedenle hiçbir şey olmamış gibi ilişkileri bir günde iyileştirmek imkansız. Bunu yapmak için arka arkaya toplantılar yapmanız, bir yol haritası belirlemeniz ve buna göre hareket etmeniz gerekiyor. "

12 Mart Cuma namazının ardından Erdoğan, Yunanlılar ve Araplar arasındaki etkileşim hakkında bir dizi sert açıklama yaptı.

Böylece Türk lider, Türk-Mısır dostluğunun Yunan-Mısır dostluğundan daha güçlü olduğunu söyledi.

Hafta sonunda Atina ve Riyad tarafından başlatılan ortak hava askeri tatbikatlarını eleştiren Erdoğan, Suudi yetkililerinin böyle bir adım atmaya karar vermesinden duyduğu üzüntüyü dile getirdi.

Haberde, Ankara'nın daha pragmatik ilişkiler kurmak istediği bölge başkentlerinden birisinin Riyad olacağı, ancak Erdoğan'ın bu ilişkileri kurmada başarılı olacağının şüpheli olduğunun altı çiziliyor.

Türk tarafından gelen bu açıklamalar, ani bir tutum değişikliğine işaret ediyordu: Geçmişte Ankara Kahire ile biraz farklı bir tonda konuşuyordu. Örneğin, Erdoğan defalarca Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah el-Sisi'yi “zorba” ve “darbeci” olarak nitelendirdi.

Bu bağlamda Mısırlılar Türkiye'nin "iyi niyetini kanıtlaması ve içişlerine karışmayı bırakması gerektiğini" vurguluyor ve Türkiye’nin sözde değil gerçek adımlar atmasını bekliyor.

Örneğin, Ankara'nın ilişkileri normalleştirmek için Silahlı Kuvvetlerini (AF) Libya'dan çekmesi gerektiğini söylüyor.

Öte yandna Erdoğan rejiminin yaptığı açıklamalarda samimi olup olmadığı, Ankara'nın politikasının niteliksel değişiklikler gösterip göstermediği ancak bu ayın sonunda yapılacak AB zirvesinden sonra anlaşılacak.

AB’nin gündemindeki konular arasında Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki seyri var.

Erdoğan'ın Arap oyuncularla normalleşme ihtimaline ilişkin sinyallerinin , AB’li liderlerin yapacağı görüşmeler öncesi göz boyama olup olmadığı anlaşılacak.

Öte yandan Türkiye’nin tüm bu aldığı kararların Avrupalı liderleri muhtemel alınacak yaptırım kararları öncesi yumuşatma girişimi olduğu da ortaya çıkabilir.