Putin ve Erdoğan güven tazeleyecek - ANALİZ
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Üst Düzey İşbirliği Konseyi’nin (ÜDİK) üçüncü toplantısı için 3 Aralık’ta Türkiye’ye gidiyor. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın görüşmelerin İstanbul’da yapılması yönündeki talebini kırmayan Rus liderin, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’le yapacağı görüşme netleşmedi. İkili ve heyetler arası görüşmelerin ardından, ekonomi, kültür ve finans alanlarını kapsayan 5’in üzerinde anlaşma imzalanacak.
Ortak bir basın toplantısı düzenleyecek Erdoğan ve Putin, Sberbank’ın Denizbank’ı alımı onuruna verilecek akşam yemeğinde iki ülkeden 70’in üzerinde iş adamı ve CEO’ya hitap edecek. Erdoğan-Putin zirvesinde Arap Baharı ve Suriye krizi nedeni ile kısmen farklılaşan dış politika yaklaşımları masaya yatırılacak. Ticaret, ekonomi, finans, enerji ve diğer somut konularda atılacak adımlar ise ziyaretin temelini oluşturuyor.
Rusya Devlet Başkanı Putin’in 2009 Türkiye ziyaretinde iki ülke arasında ortak bakanlar kurulu gibi çalışan ÜDİK’in kurulması yönünde alınan karar, stratejik ortaklığa doğru ilerleyen bir güven ortamının oluşmasını sağladı. Ekonomi, ticaret, kültür, turizm ve karşılıklı yatırımlar açısından sağlıklı ilerleyen ilişkiler, Arap Baharı ile birlikte başlayan dalga nedeni ile ayrışmalara neden oldu.
Suriye sorununda yaklaşımlar paylaşılacak
Yukarı Karabağ, Kıbrıs ve Kosova gibi dış sorunlarda farklı bakış açılarını bir kenara koyabilen iki başkent, Suriye konusunda karşı karşıya gelmek zorunda kaldı. Moskova’nın Suriye’ye yönelik yaptırımları Güvenlik Konseyi’nde veto etmesi, Türkiye’nin Suriye’ye giden uçağı indirerek Rus kargosuna el koyması ve son olarak da Suriye sınırına yerleştirilmesi kararlaştırılan Patriot füzeleri, somut sorunlar olarak belirginleşti. Moskova el konulan kargonun dual olduğunu savunurken, Rus yolculara yönelik uygulamadan rahatsızlığını dile getirdi. Ankara ise kargonun askeri amaçlı olduğunu, Türkiye’ye ve sivil halka yönelik kullanılma riski olduğunu savunuyor. Kremlin kaynaklarına göre, iki aydır gündemden düşmeyen kargo konusu zirvede fazlaca öne çıkarılmayacak. Moskova, Suriye’de uçuşa yasak bölge oluşturulmasına yol açacağı iddiası ile Patriotlara karşı olan duruşunu zirvede çok net ifade etmeye hazırlanıyor. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, bölgede yoğunlaşan askeri varlığın silahlı çatışma riskini artıracağını savunuyor. Görüştüğümüz Rus uzmanlardan Dünya Silah Ticareti Analiz Merkezi Başkanı İgor Koretçenko, Patriot füzelerinin Türkiye’ye yerleştirilmesinin Suriye’ye yönelik muhtemel bir NATO operasyonu için hazırlık olduğunu iddia etti. Rusya Bilimler Akademisi’nden Vladimir Kudelev’e göre ise hedef, Suriye’de uçuşa yasak bölge oluşturmak ve dışarıda oluşturulan yönetimi ülkenin kuzeyine yerleştirmek. Ankara ise somut güvenlik gerekçeleri ile Patriotları istediğini Moskova’ya anlatmaya çalışıyor. Türk diplomatlar Rus meslektaşlarına, Suriye’nin elinde füze ve topların olduğunu, bunların çoğu zaman sınırı aşarak Türkiye topraklarına düştüğünü iletti. Bölgede NATO üyesi olan ve Suriye’ye sınırı olan tek ülke Türkiye, kendi güvenliği açısından füzeleri talep ettiği konusunda Rus yönetimi ikna etmeye çalışacak.
Suriye sorununa sürpriz çözüm paketi çıkabilir
Rusya ve Türkiye arasında Suriye krizinin askeri olmayan yöntemlerle çözülmesi konusunda fikir birliği de var. Tek sorun Suriye lideri Beşşar Esed’in varlığı ile ilgili. Ankara Esed’siz bir Suriye öngörürken, Moskova, buna Suriye halkının karar vermesini istiyor. ÜDİK toplantısı öncesi Ortak Strateji Planlama Grubu eş başkanları olan Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ve Rus meslektaşı Lavrov’un bölgesel ve uluslar arası sorunları masaya yatırması bekleniyor. Suriye krizi ile ilgili zirveden sürpriz bir çözüm paketi çıkma ihtimali de var. O zaman Moskova’nın endişe duyduğu Patriotların Türkiye’ye yerleştirilmesine gerek de kalmayabilir. Nitekim rejime yakın muhalif grupların Moskova’da yaptıkları görüşmelerde Esed için Suriye’nin geleceğinde yer olmadığını açıkça ifade etmeleri Rusya’da yaklaşım değişikliğine neden olabilir.
Ticaret hedefi 100 milyar dolar
Uluslar arası ve bölgesel sorunların dışında iki başkent arasında siyaseti de şekillendiren ekonomik yapı giderek güçleniyor. Türkiye’nin Rusya’da bulunan 3 binin üzerindeki şirketin toplam yatırımları 12 milyar doları aşarken, Sberbank’ın Denizbank’ı alımı ile birlikte Türkiye’deki Rus sermayesi de 12 milyar doları buldu. Kısa süreli ziyaretlerde vize uygulamasını kaldırarak tarihi bir adım atan iki ülke turizm alanında da hedef büyüttü. 2012’de 3,5 milyonu geçecek Rus turist sayısının orta vadede 5 milyonlara çıkarılması planlanıyor. Türkiye’nin ilk nükleer santrali Mersin Akkuyu, Ruslar’ın 20 milyar dolarlık öz sermayeleri ile yurt dışındaki ilk yatırımları olacak. İki ülke arasında ilişkilere farklı bir boyut katacak Akkuyu ile ilgili son gelişmeler zirvede ele alınacak ve inşaatın başlaması ile ilgili süreç netleşecek. Türk şirketlerin nükleere ortak olma yönündeki talepleri de Rus lidere iletilecek. Görüşmede ÜDİK bünyesinde faaliyet gösteren Karma Ekonomik Komisyon (KEK) görüşmeleri 2 Aralık’ta başlayacak. Türkiye’den Tabbi Kaynaklar ve Enerji Bakanı Yıldız, Rusya’dan Enerji Bakanı Aleksandr Novak’ın eş başkan oldukları toplantıda “2012-2015 ticari, ekonomik, bilimsel ve teknik alanlarda işbirliği orta vadeli programı” netleşecek ve aynı gün imzalanacak. Yıl sonunda 30 milyar doları bulması beklenen toplam ticaret hacminin 100 milyar dolara çıkarılması için yapılacak çalışmalar ele alınacak. Karşılıklı yatırım teklifleri, yeni projeler, uygulamada olan projeler değerlendirilecek.
Ziyaret Ankara’ya verilen önemin göstergesi
Karşılıklı olarak şehitlik ve anıtların imarı ile ilgili yeni bir anlaşma imzalanacak zirvede yine ÜDİK bünyesinde yer alan Toplumsal Forum da yeniden canlandırılacak. Türkiye’den TBMM Dış İşleri Komisyon Başkanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili Volkan Bozkır’ın ve Rusya’dan Yurtdışı Rusya Vatandaşları Federal Ajanslığı Başkanı Konstantin Kosaçev’in eş başkan olduğu forum vesilesi ile de ortak “Çalışma Programı” imzalanacak. İki başkentte karşılıklı olarak kültür merkezlerinin açılması ile ilgili anlaşmanın da imzalanması planlanıyor.
Görüştüğümüz Rus yetkililer, ziyareti “Rusya-Türkiye ilişkilerinin şu veya bu olaydan etkilenmediğinin teyidi” olarak niteledi. Nitekim 2 aydır yurt dışı ziyaretlerini erteleyen Putin’in ilk seyahatini Türkiye’ye gerçekleştirmesi de, Ankara’ya verilen önemin işareti olarak yorumlanıyor.