Kremlin: Putin ve Erdoğan Dağlık Karabağ’da Türk askerinin bulunmaması konusunda anlaştı
HABERRUS - Haftalar süren kanlı çatışmaların ardından ateşkeste anlaşılan Dağlık Karabağ’da şimdi de Rus barış gücü askerlerinin yanında Türk askerleri de bulunacak mı bulunmayacak mı tartışmaları gündemdeki yerini koruyor.
Türkiye’nin ısrarcı ‘Türk askeri Karabağ’da olacak’ açıklamalarına Rusya tarafından itiraz gelmeye devam ediyor.
Son olarak Russia Today kanalına konuşan Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Bakü ile Erivan arasındaki ateşkesi izleyecek gözlem merkezinin Dağlık Karabağ dışında kurulması konusunda anlaştığını söyledi.
Peskov, barış görüşmeleri süreci esnasında iki lider arasında temaslar olduğunu, bu temas sonucunda gözlem merkezinin Dağlık Karabağ sınırları dışındaki Azerbaycan topraklarında konuşlandırılması konusunda anlaşma sağlandığını söyledi.
Peskov, gözlem merkezindeki askerlerin halihazırda Rus barış gücü tarafından sağlanan ve desteklenen ateşkes sürecini izleme faaliyetlerini gerçekleştireceğini ekledi.
Rusya, Azerbaycan ve Ermenistan liderlerinin imzaladığı anlaşmanın 3. maddesi uyarınca Dağlık Karabağ'daki cephe hattı boyunca ve Laçin koridoru boyunca toplamda 1.960 asker, 90 zırhlı personel taşıyıcı, 380 otomobil ve özel araçtan oluşan Rus barış gücü konuşlandırılıyor. Ayrıca ateşkesin kontrolü için Rus-Türk gözlem merkezi kuruluyor.
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Rus-Türk gözlem merkezinin insansız hava araçları (İHA) yardımıyla uzaktan görev yapacağını ve Türk gözlemcilerin Dağlık Karabağ'a girmeyeceğini ifade etmişti. Lavrov, Türk gözlemcilerin hareket alanının Rus-Türk gözlem merkezinin konuşlandırılması için belirlenecek Azerbaycan topraklarındaki coğrafi koordinatlarla sınırlı olacağını ve merkezin Dağlık Karabağ'da çatışmaların yaşandığı bölgeye uzak bir noktada bulunacağını belirtmişti.
Ankara yönetimi ise ısrarla çatışmaların yaşandığı Dağlık Karabağ bölgesinde TSK'ya ait askerlerin de olacağını söylüyor. Rusya ise bu konunun müzakere dışında olduğunu, Türkiye'nin tek başına böyle bir karar alamayacağını belirtiyor.