Kommersant: Karabağ sorunu Azerbaycan, Türkiye ve Pakistan arasında yeni bir stratejik ortaklık oluşturulmasına zemin hazırlıyor

HABERRUS - Rusya'nın önde gelen gazetelerinden Kommersant Sergey Strokan imzalı haberinde, Türkiye'nin Dağlık Karabağ'daki düşmanlıklarda oynadığı rol konusundaki tartışmanın arka planında, kafkaslarda yaşanan ihtilafın bir diğer etkili oyuncusunun Pakistan olduğu iddiasında bulunuyor.

Karabağ savaşında Türkiye, Pakistan ve Azerbaycan'ın mevcut yakın ortaklığı, Ankara'nın neo-Osmanlı emellerini desteklemeye odaklanan yeni bir uzun vadeli jeopolitik ittifakın başlangıcı olabileceği yorumlarının yapıldığı haberde. Karabağ'daki durumun ağırlaşması bu süper projenin başlatılması için yalnızca bir katalizör görevi gördüğü belirtiliyor.

Rus gazetesi, Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan'ın, Hindistan televizyonu WION ile yaptığı röportaja atıfta bulunarak, Paşinyan'ın "Pakistanlı militanlar da Karabağ'a karşı savaşta yer alıyor" açıklamalarını sayfasına taşıyarak, Karabağ sorununun Azerbaycan, Türkiye ve Pakistan arasında Avrasya'da yeni bir stratejik üçgen yaratarak keskin bir yakınlaşmaya yol açtığınının artık gizlenemeyen bir gerçek olduğu yorumlarında bulunuyor.

Gazete haberinde Ermenistan liderinin, geçtiğimiz Pazar günü Hint televizyonu WION ile yaptığı röportajda, verdiği bilgilere göre Azerbaycan ordusunun yanında yer alan güçleri sıraladığını ve bu durumun da zaman zaman diplomatik çabaların aksamasına neden olduğunu hatırlatarak, Paşinyan'ın “Bugün Dağlık Karabağ'a karşı savaşta sadece Azerbaycan değil, Türkiye ve Türkiye'nin Suriye'den savaş alanına aktarılan terörist çeteleri de yer alıyor. Ne kadar karışık ve kaotik bir durumla karşı karşıya olduğumuzu hayal edebiliyor musunuz? Bu arada, Pakistanlı militanların da Karabağ'a karşı savaşta yer aldığına dair bilgilerimiz var ” sözlerine yer veriyor.

Rus gazetesi, Paşinyan'ın, bölgedeki terörösitlerin varlığının sona erdirilmesi için Ermeni tarafının yabancı paralı askerlerin çatışmalara katılmasına ilişkin tüm bilgileri uluslararası ortaklara aktardığını belirtiyor.

Rus gazetesi, Pakistan'ın çatışmadaki aktif rolünde ilk defa bahsedilmediği, 15 Ekim'de de yapılan açıklamalarda RİA Novosti'nin Dağlık Karabağ'daki durumla ilgili sorularını yanıtlayan Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in bu sorulara sert tepki vererek yalanlamasına gönderme yapılarken, İlham Aliyev'in, Türk televizyonu A Haber'e verdiği röportajda,“ Bizi destekleyen ülkeler Türkiye ve Pakistan. Ancak askeri yardım söz konusu bile olamaz. Bu gerekli değil". sözlerine yer vererek aslında dolaylı da olsa Azerbaycan tarafının Pakistan'ın tutumunu ortaya koyduğu vurgusunu yapıyor. Bakü'nün İslamabad'ın askeri unsurlarını Karabağda kategorik olarak reddetmesinin, birbirlerine tam siyasi ve diplomatik destek sağladıkları gerçeğini gizlemediğinin altını çizen Kommersant, geçen hafta Azerbaycan Dışişleri Bakanı Jeyhun Bayramov'un Washington'a gitmesinin arifesinde Pakistan Dışişleri Bakanı Şah Mahmud Kureyş ile yaptığı telefon görüşmesine atırfta bulunuyor.

Görüşmenin bir sonucu olarak, Pakistan diplomatik departmanı, "bu zor dönemde Azerbaycan'ın kardeş halkıyla tam bir dayanışma içinde olduğunu" ifade ettiği yönündeki açıklamalarının ve Pakistan Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan "Pakistan, Azerbaycan'ın Dağlık Karabağ ve işgal altındaki Azerbaycan toprakları üzerindeki toprak bütünlüğü ve egemenliğinin yeniden tesis edilmesine inanıyor ve Ermeni güçleri tarafından sivillerin kınanması gereken saldırıları ve öldürülmesinden derin endişe duyuyor." açıklamalarının Pakistan'ın tutumunu açıkça yansıttığı aktarılıyor.

İslamabad'ın Karabağ konusunda Bakü'ye siyasi destek sağlayarak, Hindistan ile ilişkilerinde en büyük rahatsızlık olmaya devam eden "Keşmir meselesi" konusunda Azerbaycan'ın desteğini alması dikkat çekici. Shah Mahmoud Qureshi geçen hafta yaptığı açıklamada, "İslamabad, Cemmu ve Keşmir üzerine İslam İşbirliği Teşkilatı'nın temas grubu da dahil olmak üzere çeşitli uluslararası forumlarda Cemmu ve Keşmir konusundaki anlaşmazlıkta Azerbaycan'ın Pakistan'a verdiği desteği takdir ediyor" açıklamalarına vurgu yapılan haberde, İslamabad'ın "Keşmir meselesini" tartışan İslam İşbirliği Teşkilatı platformuna ek olarak, 130'dan fazla devleti birleştiren ve şu anda Azerbaycan'ın başkanlık ettiği Bağlantısızlar Hareketi'nin yardımına güvendiğinin altı çiziliyor.

Tüm bu yaşanan gelişmeler ışığında Karabağ sorunu, "kardeşlik ilişkileri" hakkında konuştukları Bakü-Ankara-İslamabad üçgeni arasındaki diplomatk ilişkileirn hızlanmasına yol açıyor.

Afgan Siyaseti İnceleme Merkezi başkanı Andrey Serenko Rus gazetesi Kommersant'a verdiği demecinde, İslamabad'ın Karabağ sorununa dahil olmasının ana nedeninin, özelde Pakistan-Türkiye ilişkilerinde yattığına ve Pakistan ordusunun tepe kademesinin her zaman Ankara ile ittifaka değer verdiğini belirterek, 1991'de SSCB'nin çöküşünden bu yana Pakistan'ın tek bir üst düzey siyasi lideri Ermenistan'ın bağımsızlığını tanımadığını ve İslamabad ile Erivan arasında hala diplomatik ilişki kurulmadığını söylüyor.

Andrey Serenko, "Son zamanlarda, Karabağ sorununa katılmak için Pakistan'daki militanları askere alma konusunda bilgiler basına yasıdı. Bu, Pakistan ordusunun Türk müttefikine yönelik bir başka jestidir. Karabağ sorununun kendisi İslamabad'ı pek ilgilendirmiyor. Bütün bunlar onun için, her şeyden önce, Türkiye'nin çıkarlarıyla yakın bağlantılı olarak, iki büyük Sünni otoriter cumhuriyet arasındaki stratejik ortaklığı güçlendirmek için önemli. Aynı zamanda, Pakistan ordusu ve özel servisleri eskiden beri alışık oldukları gibi Hindistan ve Afganistan'a karşı yürüttükleri vekalet saşavaşlarında olduğu gibi resmi olarak hareket etmiyorlar. Cemaat-e-İslami, Jaish-e-Muhammed, El-Bedir (hepsi Rusya Federasyonu'nda yasaklanmış terör örgütleri) gibi Pakistan'ın Bakanlıklar Arası İstihbarat Servisi tarafından kontrol edilen bir terör örgütü ağını kullanarak, medreseleri, camilmilitan devşirme yerleri olarak kullanıyorlar' diyor.

Öte yandan Kommersant haberinde, kendi haber kaynaklarına göre, birkaç hafta önce Karabağ'a silahlı ve cephaneli bir militan grubunun gönderildiği iddiasında da bulunuyor.

Afgan Siyaseti İnceleme Merkezi başkanı Andrey Serenko; Karabağ savaşında Türkiye, Pakistan ve Azerbaycan'ın mevcut yakın ortaklığı, Ankara'nın neo-Osmanlı emellerini desteklemeye odaklanan yeni bir uzun vadeli jeopolitik ittifakın başlangıcı olabilir. Karabağ'daki durumun ağırlaşması bu süper projenin başlatılması için yalnızca bir katalizördü. ” ifadelerini kullanıyor.