Kremlin’den ABD'ye yaptırım yanıtı: Putin maaşını Rus Bankası'nda tutuyor

HABERRUS - ABD Başkanı Joe Biden’in, Rusya'nın Ukrayna'yı işgal etmesi durumunda Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'e yaptırım uygulayabilecekleri açıklamalarına Kremlin tepki gösterdi.

ABD'nin "Putin'in varlıklarını" dondurma çağrılarına yanıt veren Kremlin sözcüsü Dimitri Peskov, ABD'nin Vladimir Putin de dahil olmak üzere Rus liderliğine yönelik yaptırım çağrılarının siyasi olarak diplomatik ilişkiler için yıkıcı olduğunu söyledi. "Acı verici değil, politik olarak yıkıcı" dedi.

Rusya'nın üst düzey yönetiminden herhangi bir temsilcisi için yaptırımların anlamsız olduğunu da sözlerine ekledi.

Gazetecilerin Putin’in sahip olduğu varlıklara yaptırım uygulanacağına ilişkin Rusya Devlet Başkanı'nın maaşını Rossiya Bank'ta tutup tutmadığı sorusuna “Kesinlikle evet" yanıtını verdi.

2014 yılı Mart ayında Rusya'ya yönelik yaptırımlar kapsamında Rossiya Bank'a yaptırım listesine alınmış, 21 Mart 2014'te Putin, Kırım'daki olaylarla bağlantılı olarak Rossiya bankasında hesap açacağını açıklamıştı. Putin gazetecilere verdiği demeçte, "Kişisel hesabımı orada açmayı düşündüğümü zaten söyledim ve ayrıca yönetime maaşımı oraya aktarması talimatını verdim" dedi. Batı yaptırımları altına giren Rossiya Bank'ın Ukrayna'da, özellikle Kırım'da meydana gelen olaylarla hiçbir ilgisi olmadığını da sözlerine ekleyen Başkan, “Bu finans kuruluşunun kesinlikle bu olaylarla hiçbir ilgisi yok” demişti. Peskov, daha sonrasında Putin'in maaşını o bankadan almaya başladığını açıklamıştı.

Aradan geçen 8 yıl sonra, ABD'nin Rusya karşıtı yaptırımlara bugün finans kurumlarının yanı sıra Devlet Başkanı Putin'i de dahil etmeleri üzerine Rus gazeteciler bu olayı hatırlattı.

Son aylarda Batı, aktif olarak Rusya'yı Ukrayna'ya yönelik bir "istila" hazırlamakla suçluyor ve gerilimin tırmanması durumunda özellikle cumhurbaşkanı ve hükümet üyelerine yönelik yaptırımlar tehdidinde bulunuyor. Moskova, kendi topraklarında askeri ve teçhizatı hareket ettirdiklerini vurgulayarak tüm iddiaları reddediyor. Kremlin ve Dışişleri Bakanlığı, "saldırganlık" hikayelerinin amacının, Kuzey Atlantik İttifakı'nın Rusya sınırlarına yakın bir ülkelerde gruplaşma oluşturmak ve silah yığınağı yapmak olduğunu defalarca vurguluyor.

Moskova, bölgedeki tansiyonun yükselmesinin temel nedeninin, Ukrayna'ya askeri eğitmen ve silah gönderen ABD ve NATO'nun askeri tatbikat sayısını artırarak Kiev'i askeri maceralara iten eylemleri olduğunun altını çizerek Rusya'nın tüm bu eylemleri kırmızı çizgi olarak gördüğünü belirtiyor.

Geçen yılın sonunda Moskova, Batı'ya güvenlik garantilerine ilişkin taslak belgeleri Brüksel ve Washington'a teslim ederek çelişkileri çözmenin yollarını önerdi, ancak şu ana kadar görüşmeler hiçbir sonuç vermedi.