Ekonomistler Uyarıyor: "Rusya Durgunluğa Sürükleniyor''

HABERRUS - Bağımsız analistler, Rusya ekonomisinin teknolojik ve ekonomik egemenliğe giden yolda ciddi sorunlarla karşı karşıya olduğunu ve ülkenin bir durgunluğa sürüklendiğini öne sürüyor. Yapılan en çarpıcı uyarı ise şu: Mevcut gidişat devam ederse, 8-10 yıl içinde Rusya, rekabetçi seri üretimi bir kenara bırakın, teknolojik prototip (örnek ürün) üretme kapasitesini bile kaybedebilir.

Analistlerin Tespit Ettiği Temel Sorunlar:

  • Erken bütçe konsolidasyonu (harcamaların kısılması),
  • Anormal yüksek kredi faiz oranları,
  • Yatırımların yavaşlaması,
  • Sivil sektörlerde üretimin daralması.

Hükümetin İyimser Tablosu ve "Normatif Çerçeve"

Başbakan Mihail Mişustin, geçen haftaki açıklamasında ülkenin mükemmel bir potansiyele sahip olduğunu ve teknolojik egemenlik için gerekli normatif hukuki altyapının oluşturulduğunu söyledi. Mişustin, dış geliştirme ve tedariklere bağımlı olmanın kritik olduğu sekiz sektör belirlendiğini ve bu hedeflere yönelik sekiz ulusal projenin yürürlükte olduğunu, Ocak'ta bir yenisinin (biyoekonomi) daha başlayacağını duyurdu.

** "Bilim İnsanı Sayısı Düşüyor, Ar-Ge Harcamaları Yetersiz"**

Ancak, Makroekonomik Analiz ve Kısa Vadeli Tahmin Merkezi'nden (CMAKP) Dmitri Belousov'un hazırladığı bir rapor, bu iyimser tabloya karşı çıkıyor.

Rapora göre Rusya, GSYİH'sının sadece %1'i kadarını araştırma-geliştirmeye (Ar-Ge) ayıran, bu oranla dünyadaki küçük bir grup ülke arasında yer alıyor.

Araştırmacı Sayısında Düşüş: Rusya, araştırmacı sayısı artan değil, azalan çok az sayıdaki ülkeden biri ve bu alanda dünya ilk 5'inden çoktan çıktı. Bu düşüş, araştırmacı başına düşen kaynağın (Polonya ve Hindistan seviyesine) göreceli olarak artırılması sürecinin bir yansıması olarak görülüyor, ancak uzun vadede bilgi birikimi, okullar ve nesiller arası deneyim aktarımı kaybına yol açabilir.

Satın alma gücü paritesine (SGP) göre yapılan mutlak Ar-Ge harcamalarında Rusya, "ikinci lig"e (50+ milyar $) gerilemiş durumda. Bu, Fransa, İtalya, Tayvan veya Hindistan ile aynı ligde olmak, ancak ABD (700-800 milyar $) ve Çin gibi küresel şampiyonlardan kat kat geride kalmak anlamına geliyor.

Aşırı Devlet Bağımlılığı: Rusya'da Ar-Ge harcamalarının üçte ikisinden fazlası devlet tarafından karşılanıyor. Bu oran, hem gelişmiş ülkeleri hem de Hindistan, Brezilya ve Çin'i geride bırakıyor. Belousov, bütçe kısıtları nedeniyle devlet finansmanının daha da artırılamayacağını, özel sermayenin Ar-Ge'ye çekilmesi için mekanizmalar geliştirilmesi gerektiğini vurguluyor.

Kaynak Dağınıklığı ve Verimsizlik

Rapora göre, kaynakların düşük konsantrasyonu, Rus yüksek teknoloji sektörünün verimsizliğine yol açıyor. Önemli görünen SGP'li Ar-Ge harcamaları, inovasyon ürünlerinde büyümeye, yüksek teknoloji ihracatına veya teknoloji piyasası gelirlerine yeterince dönüşmüyor.

Hükümetten Yeni Düzenlemeler ve İddialar

Diğer yandan, hükümet durumu iyileştirmek için adımlar atıyor. Başbakan, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'nın teknoloji politikası oluşturma yetkilerini genişletti. Ayrıca, yarı iletken üretimi için gerekli monokristal ekipmanlarının geliştirildiği ve bunun "dost ülkeler" pazarına açılmak için bir fırsat olduğu açıklandı.

Görünen tablo, Rusya'da resmi iyimserlik ile bağımsız analistlerin kötümser uyarıları arasında derin bir uçurum olduğunu gösteriyor.

Hükümet, oluşturduğu yasal çerçeve ve ulusal projelerle teknolojik atılımı sağlayabileceğini iddia ederken, ekonomistler temel göstergelerdeki (Ar-Ge harcaması, insan kaynağı) gerilemeye ve özel sektörün devreye sokulamamasına dikkat çekiyor. Yakın gelecekteki bütçe kısıtları ve düşen hammadde fiyatları, devlet kaynaklarıyla sürdürülen Ar-Ge modelini daha da zorlayacak.

Uzmanlara göre, özel sermayeyi inovasyona çekecek gerçek bir teşvik sistemi kurulamaz ve kaynaklar etkin şekilde odaklanamazsa, Rusya'nın teknolojik egemenlik hedefi, kapasite erozyonu ve durgunluk riskiyle karşı karşıya kalabilir.